Döviz kurları farkı nedeniyle Avrupa'ya seyahat etmekten ekonomik olarak endişelenenler, "Avrupa'da nasıl ucuza gezebilirim?" sorularını sıkça dile getirir oldu. Bu noktada Euro kullanmayan Avrupa ülkeleri imdada yetişiyor. Hem Avrupa'yı görmek istiyor hem de ekonomik açıdan zorlanmak istemiyorsanız bütçe dostu Euro kullanmayan Avrupa ülkeleri sizin için alternatif bir rota oluşturuyor. Ayrıca bu alternatif ülkeler, çok daha gizemli, keşfedilmemiş rotalar olacağı için seyahatiniz boyunca heyecanınız hiç bitmeyecek.
İşte farklı kültürlerini ve yemeklerini keşfetmeye doyamayacağınız cep yakmayan Avrupa ülkeleri...
VARŞOVA-POLONYA
Polonya'nın başkenti Varşova, Vistül Nehri üzerinde kurulmuş, hem tarihte hem de mitolojide önemli yeri olan bir şehirdir. Polonya Zlotisi'nin kullanıldığı şehirde oldukça ekonomik bir gezi gerçekleştirebilirsiniz. 2. Dünya Savaşı'nda harap olan Varşova'yı Polonyalılar yeniden inşa etmiş. Sanat, kültür ve tarih başkenti olan kent, tipik Orta Avrupa şehri görüntüsüyle tüm beklentilerinizi karşılayacak. Varşova, her ne kadar küllerinden doğmuş olsa da UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ne dahil edilen tarihi eserlere de ev sahipliği yapıyor. Eski Kent bölgesi de en iyi korunmuş ve şehrin en göz alıcı noktalarından biri.
Eski kraliyet bahçesi Lazienki Parkı, Kutsal Haç Kilisesi ve ünlü bestecinin hayranlarının mutlaka ziyaret etmesi gereken Chopin Müzesi, Varşova'nın dikkat çekici rotalarıdır.
PRAG- ÇEKYA
Barok ve Gotik mimarisi yapıları, heykelleri, köprüleriyle sanatseverler için adeta çölde bir vaha gibi manzaralar sunan Prag, kesinlikle seyahat rotanıza almanız gereken bir şehir. Görkem kelimesinin tamamen vücut bulmuş hali olan şehir, gündüzleri renkleriyle baş döndürürken geceleri ışıl ışıl haliyle masalsı bir şov sergiliyor. Çek Korunası'nın kullanıldığı şehirde kur farkına takılmadan uygun fiyatlara cep yakmayan bir tatil yapabilirsiniz. Tüm şehirlerde olduğu gibi Prag'ın da göz bebeği Old Town bölgesi, her turistin mutlaka ayak basması gereken bir adres.
Şehrin diğer simgeleri ise; en çok fotoğraflanan noktalarından Charles Köprüsü ve Dancing House, Kafka Müzesi, Prag Kalesi, Strahov Kütüphanesi şeklinde sıralanabilir.
LVİV- UKRAYNA
Hem Euro kullanmadan hem vizesiz hem de pasaportsuz sadece kimlikle seyahat edebilme imkanı sağlayan Lviv, adeta tatil yapabilmeniz için tüm kolaylıkları sağlıyor.
Yalnızca hafta sonu kaçamağı için bile kısa süreli gezi planlarınıza dahil edebileceğiniz bir şehir olan Lviv, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan tarihi kent merkezi, kafe ve restoranlarıyla Orta Avrupa kentlerini aratmayan güzelliklerle karşılayacak sizi.
BÜKREŞ- ROMANYA
Son yılların popüler şehirlerinden biri olan Bükreş'te gönlünüzce cebinizi rahatlatan bir tatil yapabilirsiniz. Rumen Leyi'nin kullanıldığı şehir, oldukça ekonomik. Üstelik şehir içi ve şehir dışı ulaşım fiyatları da epey uygun. En favori Avrupa şehirlerden biri olan Bükreş'i tarih kokan sokakları, Eski Şehir bölgesi, müzeleri ve kıpır kıpır caddeleriyle keşfetmelere doyamayacaksınız.
MOSKOVA-RUSYA
Moskova, yüzyıllar boyunca Rus devletlerine başkentlik yapmış, Sovyet mimarisinin en gösterişli eserlerine ve yapılarına ev sahipliği yapan farklı rotalardan biri. Ekonomik anlamda da Rusya'nın en büyüğü olan Moskova, İstanbul'dan sonra Avrupa'nın ikinci en büyük şehridir. Adını şehrin içinden geçen Moskova Nehri'nden alan şehir, Rusya'nın diğer kentlerinde Batı mimarisi etkileri görülmesine rağmen Rus kültürünü koruyarak sahip çıkmıştır.
Moskova hatta Rusya denilince ilk akla gelen, Rusya'nın ikonlaşmış merkezi Kızıl Meydan, Moskova turunuzun ilk sırasında yer almalı. Binbir gece masallarından fırlamış gibi görünen, rengarenk kubbeleriyle akıllara kazınan bir mimariye sahip Aziz Vasil Katedrali de Moskova'da mutlaka görmeniz gereken yapıların arasında yer alıyor. Ve Kremlin Sarayı, Devlet Tarih Müzesi gibi pek çok devasa yapı da sizleri bekliyor.
